-
1 заволноваться
endişelenmek,meraklanmak* * *сов.1) ( встревожиться) endişelenmek; endişeye düşmek; meraklanmak; heyecanlanmak; heyecana gelmek ( прийти в возбуждение)2) ( о море) dalgalanmaya / çalkanmaya başlamak -
2 разволноваться
сов.heyecanlanmak, heyecana gelmek -
3 heyecan
heyecan [ɑː] Aufregung f; Erregung f; Begeisterung f;heyecan duymak sich aufregen; sich begeistern;-e heyecan vermek jemanden in Aufregung ( oder Begeisterung) versetzen;heyecana gelmek in Erregung ( oder in Begeisterung) geraten -
4 heyecan
"1. excitement; ardor; agitation; emotion. 2. suspense (pleasant excitement as to the outcome of a situation). - duymak to get excited. -a gelmek to get excited; to get agitated. -a kapılmak to get very agitated, get all worked up, get in a swivet, get in a tizzy. - vermek /a/ to get (someone) agitated. -a vermek /ı/ to get everybody in (a place) agitated: Etrafı heyecana verme! Don´t get the whole place stirred up!"
См. также в других словарях:
heyecana gelmek — heyecanlanmak, heyecan duymak … Çağatay Osmanlı Sözlük
heyecan — is., Ar. heyecān 1) Sevinç, korku, kızgınlık, üzüntü, kıskançlık, sevgi vb. sebeplerle ortaya çıkan güçlü ve geçici duygu durumu 2) fel. Coşku Halk heyecan içinde. Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller heyecan duymak heyecan vermek heyecana düşürmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
heyecanlanmak — nsz Herhangi bir nedenle güçlü, geçici bir duygulanımdan etkilenmek, heyecana gelmek, coşmak Cümleleri parlaktı, jestlerle konuşuyordu, heyecanlandırıyor ve heyecanlanmış görünüyordu. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
alev almak — 1) tutuşmak, yanmaya başlamak Sobada çıralar hemen alev almış, odunları da tutuşturmuştu. T. Buğra 2) mec. coşmak, heyecanlanmak, heyecana gelmek 3) mec. öfkelenmek, kızmak 4) mec. telaşlanmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözü hiçbir şey görmemek — heyecana kapılıp başka hiçbir şeyle uğraşamaz duruma gelmek O yaz nasıl geçti bilmiyorum; ne yaz ne tatil, hiçbir şeyi gözüm görmüyordu. A. Erhat … Çağatay Osmanlı Sözlük
düşmek — e, er 1) Yer çekiminin etkisiyle boşlukta, yukarıdan aşağıya inmek Havada uçan kuş vurulmuş gibi birdenbire sokağa düşüyor. R. N. Güntekin 2) den Durduğu, bulunduğu, tutunduğu yerden ayrılarak veya dayanağını, dengesini yitirerek yukarıdan… … Çağatay Osmanlı Sözlük